Keyfe keder yazar oldum. Ne büyük şans, yazasım tuttuğunda yayınlayacak bir dergimin olması. Artık yazmıyorum diye fırça atmayı da bıraktı Mazi ailesi.
Bayram ya bugün; eskiler canlandı işte gözümde, geçtim bilgisayarımın karşısına, hem yad ediyor, hem olduğu gibi yazıyorum hatırıma geliverenleri..
‘’Nerde o eski bayramlar’’, demeyeceğim korkmayın. Hiç bir şey eskisi gibi değil zira. Öyle cicileri bicileri giyip, akraba ziyaretleri yapılmıyor artık. Her ne olursa olsun, köklerinden vazgeçmeyen bir nesil de yok, küslüklerin bitirildiği, anlayış, hoşgörünün geldiği bayramlar da. Yorgunluk, bıkmışlık, boşvermişlik bambaşka bayramlar yaşatıyor artık hepimize. Bayram demek, tatil demek artık. İmkanın varsa dalgaların sesiyle uzandığın bir şezlong, yoksa koltuğuna oturup, kahveni yudumlayarak okuduğun kitabın adı artık bayram.
Biz anadolu çocukları kapısını çalacak bir annemiz babamız varsa, koşarak baba ocağında alıyoruz hala soluğu. Kaç olursa olsun yaşın, kapı açıldığında ‘’oğluşum gelmiş’’ diyen annemizin o sıcacık gülümsemesini görmek için.
Ben çocukken bir tek bayramlarda yeni kıyafetler alınırdı. Çok çalışırdı babam, hep de arife gününe kalırdı bayramlıklarıma kavuşmak. Bütün gece kıyafet arardık çarşılarda, hepsi seçilmiş olurdu çünkü. Bulduğuna razı olurdun gecenin sonunda. Zor gelse de sabah erken uyanmak, heyecanla ailenin toplanmasını beklerdin birlikte kahvaltı etmek için. Ne o büyük aileler kaldı, ne el öpmek için sıraya giren çocuklar, ne şeker ve bayram harçlığı için kapını çalan mahallenin çocukları.
Kimsenin kimseye güvenmediği, hoşgörü ile tahammül edemediği, geçim derdine düşüp eşi dostu unuttuğu, salgın korkusu ile bırak sarılmayı, dokunmaya korktuğu günlerde bayram coşkusunu hissetmek, yaşamak pek kolay görünmüyor yazık ki.
İşin ilginç yanı; artık o herkesle iç içe olduğumuz bayramları da özlemiyoruz. Tek derdimiz; biraz dinlenmek, işten güçten ve hatta insanlardan uzakta, mümkünse kendi küçük, çekirdek ailemizle birlikte huzur içinde birkaç gün geçirmek.
İyi mi oldu böyle, kötü mü bilemiyorum. Yalnızlaşmak arzusu, kabuğuna çekilme isteği, kalabalıklardan kaçış..
Nedenlerini siz doldurun artık, zira herkesin nedeni kendine. Bireysel olarak ne düşünüyorsak, toplum buna dönüştü. Hani bu pandemi başladığında en sık duyduğumuz bir cümle vardı; ‘’ Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.’’ Doğru söze ne denir.
Keyifle, huzurla, umut ve mutlulukla geçireceğiniz bir bayram dilerim.