Henüz bir ayını bile doldurmayan Vali Doç Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı ile ilk karşılaşmamız 7 Haziran akşamı 22. Afyonkarahisar Caz Festivali açılışına katıldığı akşam oldu.
Vali Hanım, her zamanki gibi yüzündeki hoş bir gülümsemeyle NGAfyon otelin kapsından içeri girdi.
Valilik ve Belediye basınla birlikte iki gazeteci arkadaşımla birlikte fotoğraf çekiyoruz.
Vali hanım konuklar arasında yer alan yazarların yanına giderek tek tek tokalaştı.
Çocuk edebiyatının ustalarından Yalvaç Ural’ın elini tutarak hal hatır sordu.
O kadar yakından ilgilendi ki, Yalvaç Ural bile şaşırdı.
Sonrada, “Ben sizinle röportaj yapmıştım” diye yıllar önceki bir anısını paylaştı.
Yalvaç Ural çok memnun oldu, sohbet ayaküstü birkaç dakika daha sürdükten sonra kendisi için ayrılan yere oturdu.
Cumartesi günü Vali Hanımın basınla tanışma kahvaltısı düzenledi.
Malum bugünden itibaren Türkeli’de yazmaya başlıyoruz.
Programa katıldık ve gözlemlemeye başladık.
Bizim arkadaşlar önceki valimizden alışıklar biraz hareketli bir giriş bekliyordu.
Valiyle birlikte gelmeye alışık olduğumuz belediye başkanı, milletvekili ve diğer protokol üyelerinin hiç biri yoktu.
Vali Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı programa dört vali yardımcısıyla birlikte katıldı.
Önce yaş ve kıdem olarak büyük olan Dr. Mehmet Boztepe ve Nurullah Kaya, onların yanında ise Mehmet Keklik ve Ömer Tekeş vardı.
Hepimize işte benim A takımım der gibi.
Biz vali hanımı gözlemlerken o’da bizi gözlüyordu.
Elbette birçoğumuz hakkında elinin altında bir dosya vardır hepsini zaten biliyordur.
Önce bir açılış konuşması yaptı, orada Afyon’un on bir önemli konusunu başlıklar halinde sıraladı.
“Geçmiş valilerimizin bırakmış olduğu dosyaları okudum.
Hakan Yusuf Güner valimin ortaya koyduğu, “Ortak akıl” fikrini çok önemsiyorum.
Bu fikir yolundan ilerlemek istiyorum.
Mustafa Tutulmaz Valim ile tanışmıyoruz ama çok ortak tanıdığımız varmış kendisiyle görüşüyoruz.
Gökmen Çiçek valimle Bakan Yardımcısı olduğum dönemde de görüştük, çalışkan ve arkasında iz bırakan bir vali” diye açıklamalarda bulunduktan sonra da mikrofonu basın mensuplarına bıraktı.
Birkaç soru bir birinin tekrarı olduğu için, “Anlatamadım galiba” gibi, “İfade etmiştim” gibi nazikçe geçiştirdi.
“Gökmen Çiçek Valinin projeleri devam edecek mi? Gibi birkaç meslektaştan garip sorular geldi.
Vali hanım nazik bir şekilde, “Bizim önceki valilerimizin projelerini yok saymak ve devam ettirmemek gibi bir çalışmamız söz konusu olamaz, elbette kaldığı yerden devam edecek” dedi.
Yine bir meslektaşımız, “Sizin vizyon projeniz ne olacak” diye kendince iddialı bir soru sordu.
Vali hanım, “Benim öyle vizyon projem yok, ben siyasetçi değilim” dedi.
Elbette duruma göre Afyon için yapılacak her proje için kolları sıvarız anlamında bir ifade ilave etmeyi de ihmal etmedi.
Ve daha birçok konu konuşuldu, gündeme geldi.
Vali hanımın bana göre en büyük açıklaması “Ben siyasetçi değilim” sözü oldu.
Benim A takımım Vali Yardımcılarım.
Ben siyasetçilerle, kalabalık bürokratlarla dolaşmayacağım.
Şehri ve sorunları “Ortak Akıl” ile yöneteceğiz, çözeceğiz.
Şehrin uzun zamandır unuttuğu “Ortak Akıl” Vali hanımın en büyük ve vizyon projesi bence budur.
Afyon nedense ben yaptım oldu mantığıyla yönetilen bir şehir oldu.
Mesela ortak akılla hareket edilseydi eski stadyumun yeri beton yığını olmaz şehrin vizyon projesi kent meydanı ve parkı olurdu.
Ortak akıl olsaydı, eski otogarın yeri AVM olmaz sosyal alan ve şehir meydanı olurdu.
Şehri yönetenlerin hepsi yap saçtı, inşaatçı olduğu için kafaları, “Ortak Akla” değil betona, ranta, imara çalışıyor.
Oysa ortak akıl şehirde yaşayan herkesin fikrini önemseyen, akıl, mantık ve katılımcılıkla alınan kararla şehrin gelişmesi ve vizyonu için çok önemli.
Unutmayın ki!
“Hiçbirimiz, hepimiz kadar akıllı değiliz”
Ortak akıl bir şehrin en önemli vizyon projesidir.