Türkiye son bir haftadır eski Başbakanlar’dan Tansu Çiller’in eşi Özer Çiller’in hayatını kaybetmesini ve Amerika Pensilvanya’da yaşayan Fethullah Gülen’in sağlık durumu, kaçırıldı ve hatta öldüğünü konuşuyor.
Bir zamanların hoca efendisi, daha sonra paralel yapı ve 15 Temmuz 2016’dan sonrada terör örgütü olan bir yapının siyaset, ticaret, para ve devlet içinde yapılanmasını iyi kötü zaten herkes anlattı ve biliyorsunuz.
Gelin bu gün size az bilinen bir olayı anlatmaya çalışayım.
Cemaat, siyaset, para ilişkisi.
Tansu Çiller’in Başbakan Yardımcısı olduğu dönemde Gülen Cemaati ziyarete gidiyor.
O sırada Özer Çiller’de orada.
Ziyaret sonrası cemaatçilerle ayak üstü konuşurken Özer Çiller, “Siz bu kadar para pul işini nasıl organize ediyorsunuz? Bu iş başınıza iş açar” diyor.
Cemaatçiler, “Ne yapalım” diye soruyor.
Özer Çiller “bir banka kurun” diyor, yol ve yöntemleri gösteren Özer Çiller’in tavsiyesini dinleyen Gülen Cemaati tüm işlemleri 24 Ekim 1996’da tamamlayarak Bank Asya ismiyle hizmete giriyor.
Özer Çiller bankacı ve birçok bankada önemli görevlerde bulunuyor.
Malum Bank Asya’nın açılışında da Fethullah Gülen, Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller, eski Cumhurbaşkanlarından Abdullah Gül, o zaman Devlet Bakanı, o zaman İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Recep Tayyip Erdoğan ve çok sayıda siyasetçi, iş adamı bir araya geliyor.
Bank Asya daha sonra Asya Finans oluyor ve 15 Temmuz sonrası TMSF bankaya el koyuyor.
İşte böyle Özer Çiller ile Gülen Cemaati arasındaki ilginç bağlantı.
Bu süreci 2021 yılında “Son Kale Ben Atatürk Kadınıyım” adlı kitabımın 90. sayfasında anlatmıştım.
Ülkede siyaset, ticaret, cemaat ve suç örgütleri, mafya bağlantısı her zaman vardı.
Dün olduğu gibi bu günde var.
Sinan Ateş Cinayeti, Kaplan operasyonu en bariz örnekler.
Böyle kirli ilişkilerin yaşanmadığı, adil, demokratik, özgürlükçü, modern bir ülke hayaliyle kalın sağlıcakla.